Translate

28 Kasım 2013 Perşembe

Dün, bugün, yarın



İnsanlar,

güneş  doğup  batıncaya  kadar  yaşıyorlardı  hayatı.

Derken,

zaman  diye  üç  parçalı  bir şey  icat  etti  insan.



Bir  parçasına,  " dün "  dedi,

diğer  parçasına  " bugün ",

öteki  parçasına da  " yarın ".



Sonra  fesat  karıştı  zamana

ve  insan  bugünü  unuttu.



Dünü  düşünüp  pişman  oldu,

yarını  düşünüp  telâşlandı;

ama  işin  ilginç  tarafı,

tüm  telâş  ve  pişmanlıkları,

güneş  doğup  batıncaya  kadar  yaşadı.



Farkında  olmadan  rezil  etti  bugününü.

Oysa  yarın,  bugüne  dün  diyor,

dün de  bugün  için  yarın  diyordu.



Bir  türlü  beceremedi.



Bir  eliyle  yarına,  diğer  eliyle  düne  yapıştı.

Bugünü  eline  yüzüne  bulaştırdı...



Mutsuz  oldu  insan.



Ve  ne  gariptir ki,

yarının  telâşını da

dünün  pişmanlığını da

hep  bugün  yaşadı;



ama  bugünü  hiç  yaşayamadı.



Ne  yarın,  ne de  dün! 




Can Dündar




Dün bugün yarın şiiri/öyküsü bize yaşadığımız şimdi ki zamanın hatta anların ne kadar önemli ve değerli olduğundan, yaşamamız gereken güzellikleri ertelemeden zamanında yaşamamız gerektiğinden bahsediyor.

























Immanuel  Kant' ın  dediği  gibi:   ''  Zaman,  sessiz  bir  testeredir . . .''

                                                                
   

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...